Dünya

MTB Başkanı: Bakliyat Üretimini ve Tüketimini Teşvik Etmeliyiz

Mersin Ticaret Borsası (MTB) Başkanı Abdullah Özdemir, son 30 yılda Türkiye’de bakliyat ekim alanlarının yüzde 49, bakliyat üretiminin ise yüzde 28 azaldığını belirterek, “Ülkemizde 2010-2011 döneminde kişi başı yıllık bakliyat tüketimi 16 kilo iken, TÜİK’in açıkladığı son verilere göre bu miktar yüzde 19 azalarak 13 kilo oldu. Bakliyat üretimini ve tüketimini teşvik etmeliyiz.”

Özdemir yaptığı yazılı açıklamada, Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) ile Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Teşkilatı’nın (OECD) ortak hazırladığı 2023 ortası tarımsal görünüm raporuna ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Baklagillerin yüksek protein içeriği, lif oranı, vitamin ve mineral zenginliği, anti alerjik olması, kolesterol ve glüten içermemesi ve yağ içeriğinin düşük olması gibi özelliklerine dikkat çeken raporda Özdemir, obezite, kalp-damar hastalıkları, diyabet, böbrek yetmezliği ve kanser gibi sık görülen hastalıklara karşı mücadelede etkinliğinin vurgulandığını ifade etti. Artacağı söyleniyor” dedi.

“Üretimi ve tüketimi teşvik etmeliyiz”

Aynı raporda 2023-2032 yıllarını kapsayan dönemde bakliyat üretiminin yüzde 32 artarak 121 milyon tona, tüketiminin ise yüzde 25 artarak kişi başı 8,6 kilogram mertebesine ulaşacağını kaydeden Özdemir, “Son 30 yılda bakliyat ekim alanları yüzde 35, bakliyat üretimi ise yüzde 59 arttı. Ülkemizde son yıllarda bakliyat ekim alanları yüzde 49 azaldı. Raporda üretim hacmimizin 2032 yılında 1,5 milyon ton olacağı öngörülüyor.Tüketim açısından kesin tablo geçerli.Kişi başı tüketimde dünya ortalamasının üzerinde olmamıza rağmen mutfak kültürümüzün vazgeçilmez bir parçası olan bakliyat tüketiminde dünya trendinin aksine azalma olduğu görülüyor.Ülkemizde 2010-2011 döneminde kişi başı bakliyat tüketimi yılda 16 kilo iken bu rakam 1 kat azaldı. TÜİK’in açıkladığı son verilere göre yüzde 9 ile 13 kilo arasında. Üretimi ve tüketimi teşvik etmeliyiz” dedi.

“2,5 milyon ton üretip yarısını ihraç etme potansiyeline sahibiz”

Özdemir yaptığı açıklamada, bakliyatın anavatanının Türkiye olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti:

“Nohut ve kırmızı mercimek üretiminde dünyada 4. sıradayız. Her iki ürünün ihracatında da 3. sıradayız. Ancak şube olarak en büyük dileğimiz üretim, tüketim, iç ve dış ticaret kültürümüz olan bakliyatta sofralarımızın vazgeçilmezi ve müziğimize dahil olacak kadar entegre ürünlerin yanı sıra 80’li yıllarda olduğu gibi lezzeti dünyaya yayılan yerli mahsullerin de 80’li yıllarda olduğu gibi ülkemizin üretim hacmine ulaşması şube olarak en büyük temennimiz. Sektörümüzün ihracat potansiyeli var ve sektörümüz bu konuda hazır kapasiteye sahip.Devletimizin üretim planlaması yaptığı bu günlerde beklentimiz, Kanada ve Amerika’da olduğu gibi bakliyatları stratejik ve özel işler olarak ele almak ve bu doğrultuda 2,5 milyon ton üretim hacmine ulaşacak politikalar oluşturmaktır.” – MERSİN

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu