HABER: EMRE SERCAN IKE / Kamera: UMUT DOĞAN
İyi partisözcü Kürşad Zorlu
İyi parti Sözcü Kürşad Güçlü bugün Ankara’da gazetecilerle bir araya geldi. 14 Mayıs’ta yapılacak seçimler ve gündeme ilişkin açıklamalarda bulunan Güçlü, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Şiddetli dedi ki:
“MEVCUT SİYASİ GÜCÜMÜZ MİLLETİMİZ GERÇEKTEN YÜREK GÜCÜNÜ KAYBETTİ, BUNU SAHADA ÇOK AÇIK BİR ŞEKİLDE GÖREBİLİRİZ”
“Bana göre bu mevcut siyasi iktidar birkaç temel dönemde vermiş olduğu vaat ve taahhütleri yerine getiremiyor ve biz bu rekabet ortamında siyasi olarak rekabet ediyoruz. Milletimiz bu ortamda fiilen gözünü kaybetmiştir ve bunu da görebiliriz. çok net bir şekilde sahada.Yaklaşık 12 yıl önce ilk adım 2023 hedefleriydi.Milletimizin adı altında bir takım hedefler konuldu ve bu hedefle ilgili taahhütlerin altı çizildi ve milletimize böyle bir propaganda yapıldı. bu zaman dilimine kadar neydi o hedefler ülkemizi dünyanın en büyük teknolojisinin tam ortasına koymaktı maalesef 2000’inci sıraya geldik 25 bin dolar milli gelir hedefi vardı bugün geldiğimiz noktada 10 bin doların altındayız ve dövizin Türk lirası karşısındaki bu eğilimi devam ettiği sürece alım gücü hızla düşmeye devam edecek.Obur, 500 milyar dolarlık ihracat hedefi Yarısı buna ulaşılamadı ama bir şey daha, ülkemiz 500 milyar faiz ödemesine ulaştı…
“GIDA ENFLASYONU ENFLASYON RAKAMLARINA GÖRE YÜZDE 70 DÜZEYİNDE DÜŞTÜKLERİNİ SÖYLEDİLER”
İkincisi 24 Haziran 2018 seçimleriydi ve burada altı çizilen bir vaat vardı… Adı ne idi? ‘Bize yetki verin, sonrasına bakın’ o dönemde dolar 4.67 liraydı arkadaşlar. Bugün serbest piyasa ile Merkez Bankası kuru arasında bir birliğin olmadığı noktaya geldik. Yani halkımız bunu çok iyi görmeli, devletimizin birçok kaynağı, ödediğimiz vergiler üzerinden dövizi bu seviyede tutmaya çalışan bir kontrol kaybı. ekonomi Yönetimden bahsediyoruz. 24 Haziran 2018’de enflasyon yüzde 18 seviyesindeydi, şu anda düşürdüklerini söyledikleri enflasyon rakamlarına göre bile gıda enflasyonu TÜİK rakamlarında hala yüzde 70 seviyesinde ve ne yazık ki biz bu konuda Ruanda ve Gana gibi ülkelerin gerisindedir.
“ARKA KAPI DİPLOMASİSİ, NOTLAR ADIM ADIM BAŞKA MERKEZ BEŞTEPE’YE GELİYOR. SABAHA KARŞI KARARA DÖNÜYOR”
Yine 24 Haziran 2018’de 5 bin 581 lira olan yoksulluk sınırı bugün 31 bin 500 liraya ulaştı arkadaşlar. Bir diğer temel tarih ise Eylül 2021, yani ne yazık ki Türkiye’miz, bu sonuçların yanı sıra, söze analiz getirmek için ortaya koydukları ‘Yeni Heterodoks’ uygulamalarıyla bir enflasyon sarmalına ve hayat pahalılığı çıkmazına sürüklendi. ülkemizin ekonomisini sistem ve ekonomisini mahveden. Maalesef ‘faiz enflasyona neden olur’ ve tırnak içinde ‘nas’ olarak adlandırılan uygulamaların bugün ülkemize getirdiği nokta, kontrolden çıkmış bir ekonomi… O zamanlar dolar kuru 13 liraydı, bunu kim yaptı? Millet İttifakı mı yoksa GÜZEL PARTİ mi yaptı? Hayır. Şimdi milletvekili adayı olarak bizim de sahaya inme imkanımız oldu. Benim seçim çevrem olan Yenimahalle, Etimesgut, Sincan, Nallıhan, Ayaş ve Beypazarı ilçelerinden oluşan bu bölgede yaklaşık bir haftadır bir çok yerde beraber olduk bazen çarşıda bazen sokakta bazen sokakta alışveriş merkezi, çok farklı meslek kümeleri ve çevreleri ile. Halkımız artık bunu hissediyor. O yüzden mevcut siyasi iktidara bir haberim var, gidiyorsunuz. Bunu çok net söyleyebilirim. Maalesef başka bir ülke için de acınası bir gelişme yaşandı. Sistem değişikliği yapılmıştır. Bakın ben bir vatandaş olarak bunları konuşurken çok üzülüyorum. Çünkü bu kadar çok sorun alanı açabilecek yanlış politikalar ve kararlar alındı, bunlardan biri de Cumhurbaşkanlığı Sistemi olarak bu mevcut isme getirdikleri bir isim, ama artık kendileri bile kullanmaktan vazgeçti, neydi o? Önderlik, başkanlık… Aslında vatandaşlarımız bu ince kırılmayı bile hissedebilmeli. Ne olduysa, sistemin adı hızla başka bir şeye evrildi. Çünkü birbirini kontrol eden bir istikrar kontrol mekanizmasına sahip demokratik bir sistem değillerdi. Devletin olmazsa olmazı dediğimiz sağduyu, öngörülebilirlik ne yazık ki planlamadan kontrol sürecine kadar geçen süre kadar yönetsel fonksiyonların da yıkımıdır. Birçok bürokraside zaman zaman farklı yollardan ya da tesadüfen değerli dostlarımızdan edindiğimiz bilgiler de bulunmaktadır. Devletin bu anlamda kıymetli uyarı ve tespitlerini hiçe sayan notalar, kurumların arka kapı diplomasisiyle adım adım diğer merkez Beştepe’ye geliyor. Orada sabaha karşı bir kararnameye dönüşüyor ve milletimiz ne yazık ki bu kararnamelerle karşılaşıyor ve yeni sorun alanları buluyor.
“BUGÜN TÜRK, KÜRT, LAZ, SİRK YOK. BUGÜN ALEVİ, SÜNNİ YOK. BUGÜN YOKSULLUK VE KİRALIKLA MÜCADELE VAR”
Genel Liderimiz arkadaşlar bu sistemin bu hale gelmemesi için 2010 yılından bu yana emeği geçen en değerli ve en önde gelen başkanımızdı. Bunu gururla söylüyorum. Bundan dolayı ÂLÂ Parti başta Genel Başkanımız olmak üzere tüm taahhütlerimiz için tedbirli ve güçlü bir altyapıya sahiptir. Milletimize güvenerek ve ondan güç alarak bize yöneltilen birçok saldırıya karşı durmasını da bildik. Bildiğiniz gibi kurulduğumuz günden bu yana çok ciddi saldırılara maruz kaldık. Her şeyden önce Sayın Cumhurbaşkanı, hakaretlere, iftiralara ve hatta fiziki saldırılara girişecek kadar kayıtsız bir noktaya geldiler. Elbette Türkiye’nin yiğit kalbi Genel Önderimizdir ve hepsini püskürtmeyi başarmıştır. Bugün YETER Parti çok şükür Türkiye’nin milli merkezi olma yolunda kararlıdır ve bu konuda çok önemli bir zemin kazanmıştır. Bugün Türk, Kürt, Laz, Çerkez yok. Bugün Aleviler ve Sünniler yok. Günümüzde yoksulluktan, kiracılıktan kaynaklanan bir çaba var. Bugün Türk devlet geleneğini sistemsizlikle restore etme çabası var. Bu çabada elbette yolsuzlukla dürüst bir yönetim çabası var. Vatandaşlarımızdan gelen geri bildirimlerde bunu çok net bir şekilde görebiliyoruz.
“İYİ PARTİ OLARAK SAYIN KILIÇDAROĞLU’NUN SEÇİLMESİ VE BAŞARI İÇİN GÜCÜMÜZÜ GÖSTERİYORUZ”
6 Mart’ta DÜZGÜN Partisi ve Genel Liderimizin önerisiyle iki Büyükşehir Belediye Liderimizi Millet İttifakı’nın iki Genel Başkan Yardımcısı olarak milletimizin takdirine sunduk. Bugün milletimiz bu kararın ve teklifimizin sonuçlarının ne kadar değerli olduğunu adım adım görmeye başlamış ve bu doğru ve orantılı bir şekilde oy oranlarımıza yansımaya başlamıştır. Ben ve arkadaşlarım bunu hem yaptığımız bazı araştırmalarda hem de sahada gözlemleyebiliyoruz. Çünkü ülkemizin istişare yerine uzlaşmaya, bu temel sorunları ortadan kaldırabilecek ortak bir akıl yönetimine ihtiyacı var. Sayın Kılıçdaroğlu 13. Cumhurbaşkanlığı adayımız tabi ki İYİ Parti olarak Sayın Kılıçdaroğlu’nu seçmek ve başarmak için elimizden geleni yapıyoruz. Ancak uğraştığımız bir alan daha var, o da İYİ Parti’nin TBMM’de birinci parti olma hedefi. Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme hızla geçebilecek çoğunluğu sağlayarak Cumhurbaşkanımızın Başbakanlık hedefine ilerlemesini sağlayacağız ve bunu başaracağız. Cumhurbaşkanımızın ve iki Büyükşehir Belediye Başkanımızın başta Cumhurbaşkanı Yardımcısı olarak bu yapının içinde yer almaları milletimizin istediği o fotoğrafı ortaya çıkardı.
“CAN MALİYETİ MİLLETİMİZİN EN ÖNEMLİ GÜNDEMİ OLDUĞU AÇIKÇA AÇIKTIR”
Mansur Yavaş Bey’in özellikle sosyal devlet ve sosyal belediyecilik anlamında Türkiye’de yapılmayanı yaptığını hepimiz görüyoruz. Yaklaşık 270 bin aileye 800 milyon liralık büyük destek sağladı. Bunu yaparken de insanlarımızı kırmadan çok değerli bir şey söylüyorum. Ankara Büyükşehir Belediyesi (ABB) halkımıza hak ettiği fiyatı vererek doğalgazdan et tüketimine kadar bu insanlara destek olmaya çalıştı, inşallah 14 Mayıs’tan sonra bu anlayış, bu başarı tüm yurda yayılacak ve her birimizin ayağına geleceğiz. bu kapsayıcı, noktadan noktaya sistemde vatandaşlarımız onlarla birlikte. . Sayın Ekrem İmamoğlu, elbette İBB’nin kentleşme ve kentleşmedeki imkanları bu konuda değerli bir kapasiteye ulaşacaktır. Merkezi yönetim ile yerel yönetimler arasındaki işbirliğinin uzun süredir unutulduğu bir ülkede bulunuyoruz. Bunu da sağlayacağız. En değerli şeylerden biri de deprem gerçeğiyle yüzleşmek, hazırlıklı olmak, sonrasına gerçek hazırlıklar yapmaktır. Biliyoruz ki İstanbul’da kısmen de olsa depremden dolayı belli başlı göçler oluyor, insanlarımız bulundukları binalar konusunda tedirgin. Bu yapıdaki depremler tüm ülkemizde bu tür hükümet modeli ile çok net bir şekilde ve en önemlisi de hayat pahalılığının milletimizin en değerli gündemi olduğu açıktır. Saha, sokak bunu açıkça gösteriyor. Öncelikli olarak halkımızın güveneceği bir ekonomik model ortaya koyacağız” dedi.
İYİ Parti Sözcüsü Kürşad Zorlu, konuşmasının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.
İYİ Parti’nin oy kaybettiği ve Millet İttifakı’nın HDP ile ilişkilendirildiği iddiaları sorulduğunda, şunları söyledi:
“İYİ PARTİ ŞU ANDA YÜZDE 15’İN ÜZERİNDEKİ OY ORANINA TAŞINIYOR”
“İYİ Parti olarak aynı zamanda bir mücadele partisiyiz, bu nedenle İYİ Parti’nin şu anda hedefine doğru ilerlediğini açıkça söyleyebilirim. Aldığımız mevcut anketlerde İYİ Parti artık bir parti haline geldi. Yüzde 15’in üzerinde oy oranı tabii ki bu bizim için yeterli değil.Önce parti olmayı hedefliyoruz.Önümüzde 15 günlük bir süreç var,o hedefimize tekrar hızla ulaşacağımıza inanıyoruz.Ara sıra zaman zaman siyasette dalgalanmalar olacak ama milletimizin öngörüsü her şeyin üzerinde, bunu özellikle son bir haftadır net bir şekilde gördük.
“HDP İTTİFAKIMIZDA YER ALMIYOR”
“ÖCALAN’IN MEKTUBUNU KİM OKUDU? BİZ BUNU SEÇİMDEN SONRA YAPTIK? DEVLET KANALINA KİM GETİRDİ?”
Hendekler kazıldı, tuzaklar kuruldu, ne yazık ki 700’den fazla şehidimiz ve en önemlisi o dönemde milletimizin içine en çok ayrılık tohumları ekildi. Bunu kim yaptı? AK Parti. Öcalan’ın mektubunu kim okuttu? Bunu seçimden hemen önce mi yaptık? Devlet kanalına kim ulaştı? Bu değerlendirmeleri vatandaşlarımız da görüyor arkadaşlar. Hüda Par sorununu görmezden geliyorlar. Bu tür bir karartma politikası uygulanıyor. Geçenlerde bir AK Parti yetkilisi ‘Hüda Par bizim ittifakımızda yok’ diye bir açıklama yaptı ama bunu milletimizin gözünün içine bakarak söylüyor. İçinde değil, AK Parti’nin ortasında… Şimdi hangi oyla TBMM’ye gidecekler? O partinin, o ittifakın mührü ile Meclis’e girecekler. Bu onların seçimi. Milletimiz takdir edecektir. O nasıl uygun görürse, bizim başımıza tabii ki ama bu partinin programında kabul edilemez birçok şey var. Bazılarının hatırlatılması gerekiyor. ‘Ne mutlu Türküm’ sözünün her yerden kaldırılması, Anayasa’daki vatandaşlık tanımının kaldırılması, ilk dört maddesinin sonuncusu bilinç yükselmeye devam ettiği için kendilerini tutamadılar. Türk bayrağına Türk bayrağı demeyelim dediler. Bunları olmamış gibi kabul eden, Türk milliyetçiliğini her yerde itiraf eden, gururla savunan ve taşıyan UYGUN Partisi’ne mi Meral Akşener’e mi konuşuyorsunuz? ve arkadaşların bu yalan propagandadan başka çareleri kalmamıştır. Oy toplama adına bu kardeşlik hukukunu tesis etme idealimizi baltalamak için aslında karşı propaganda ile kardeşliğin başka bir alanını baltalamaya ve ayırmaya çalışıyorlar. İnşallah 14 Mayıs’tan sonra bu karanlık tablo da bu yönde değişir, bayrağımızın altında huzur ve sükunet içinde insanımızın vatan sevgisini nasıl ölçebilirsiniz?”
İYİ Parti Sözcüsü Zorlu, Gelecek Partisi Genel Başkanı Davutoğlu’nun “Artık yürütmenin ayrıntılarını konuşma zamanı. Zamana bırakamayız” sözleriyle ilgili sorusuna şu yanıtı verdi:
“KOMPOZİSYONUN NASIL ŞEKİLLENECEĞİ, 14 MAYIS’TA MİLLETİMİZİN OYLARIYLA ŞEKİLLENECEKTİR”
“Cumhurbaşkanı adaylarımız bellidir. Ancak bahsettiğiniz bu kompozisyonun 14 Mayıs’ta milletimizin oylarıyla nasıl şekilleneceğini Parti Başkanları ve iki Büyükşehir Belediye Başkanı belirleyecektir. Biz bu iradeyi ortaya koyuyoruz.Onun için Genel Önderimiz milletimizle aynı mevzii paylaşıyor.Bir motto var Kemal’e bir oy Meral’e aslında bir oy İYİ Parti’ye ve büyük bir memnuniyetle söyleyebilirim ki bu meydana geliyor. “e” derler. Halkımız ortak yönetim istiyor. Evet, ekonominin yönetimini üstlenmek istiyoruz. Genel Liderimizin bu konuda ortaya koyduğu gibi, alanında dünyanın önde gelen iktisatçılarından biri olan Prof. Dr. Bilge Yılmaz, Sayın Bilge Yılmaz ile ilgili olarak şimdiden dünyanın değerli uluslararası kuruluşlarından biridir.” vatandaşlarımızın ekonomik olarak, özellikle döviz kurunda kendilerini çok daha rahat hissedecekleri bir sabaha uyanmalarına vesile olmasını temenni ediyorum…”
